ACILI KEBAP DEĞİL, TATLI ÜÇ PUAN!

Selam ve Dua ile merhabalar,

 

Şansız Osmanlı mağlubiyeti ve Kayseri beraberliği sonrası, “Adana da kebap değil ama altın değerinde üç puan” bulduk.

 

Rakip zor günler yaşayan, beş oyuncusunu kadro dışı bırakmış, hocası eski hocamız, şike soruşturması geçiren “Levent Eriş’inde koltuğu artık sallanır” bir durumdaydı.

 

Maça iyi ve baskılı başlayan taraf Adana iken, haftalardır formunu giderek yükselten “Bilal’ın ara pasında rakip savunma ve kalecilerinin vuruş yapacağını ummadığı bir anda, Prijoviç’in sağ ayak dışıyla mükemmel vuruşu” deplasmanda bizi öne geçirip, “Rakibinde gardının düşmesine” sebep oldu.

 

Rakipte “İlk yarı ve ikinci yarının ortalarına kadar kaçan pozisyonlar ve direkler, rakip oyuncularının ceza sahası içindeki karambollardaki becerisizlikleri, sahada birbiriyle kavga eden oyuncular, tribünlerle fiili kavga eden oyuncular”, futbolcular üzerindeki tipik “Levent hoca baskısı” ve dakika 75’den sonra tribünlerdeki “Levent Eriş istifa” sesleri, bize gelecek olan “Üç puanın sinyallerini” verir gibiydi.

 

Ki 90+3’dede olsa günün yıldızlarından Prijoviç’in sahneyi kapatmasıyla “Deplasman fatihi takım unvanımızı” perçinlemiş olduk.

 

Son haftaların yıldızı Emre’nin ilk yarının son dakikalarında sakatlanması yüreğimizi ağzımıza getirdi. Umarım ciddi bir şeyi yoktur. “Bu takımın ve eksik kadromuzun” ona çok ihtiyacı var.

 

Defansımız “En yumuşak” noktamız. Mücadelelerine sözümüz yok, ama özellikle “Ceza sahası içindeki karambol pozisyonlarında” tabiri caizse “Elleri ayaklarına” dolanıyor. Nokta müdahale, topu uzaklaştırma, taca veya kornere göndermek yerine, rakibe teslim etmeleri “Yüreğimizi ağzımıza” getiriyor.

 

Bilal’in gün geçtikçe artan performansı, Kibong’un takım oyununa alışması, Ali Dere’nin İsmail Haktan’ın yerine ilk onbirde başlaması ve hakkını vermesi, ileri uçta Prijoviç’in golleri de eklenince “Acılı olabilecek Adana deplasmanı, Tadından yenmez” bir hale dönüştü.

 

Bir çift sözümde İsmail Haktan ve İshak’a.

 

Kaptanımız İsmail;

 

“Kaptığımız toplarda tamda ileri çıkacakken “Sürekli topu rakibe kaptırman ve defansız kontrolsüz yakalanmasına sebep olup, ileriki zamanlarda canımızı yakabilir. Daha garanti ve basit pas vermen, sıkıntı yaşamamıza engel olabilir kanısındayım.”

 

Haftalardır ilk onbirde yer alan İshak kardeş;

 

“Sahada varlığın ve yokluğun belli olmuyor. Takım oyununda yerini alsan takımımızın gücüne güç katacağına eminim.”

 

Haftaya karşılaşacağımız zorlu Antalyaspor maçında “İç saha sendromumuzu yenerek” alacağımız bir galibiyet, “İlk yarı toplayabildiğimiz kadar puan ve puanlar bizlerin geleceğe umutla bakmamıza” sebep olacaktır.

Baki selam ile...

Yazarın Diğer Yazıları